Sınav veya değerlendirme içeren durumların olumsuz sonuçlanmasına ve/veya başarısız olunmasına ilişkin duyulan kaygı ve bu kaygı sebebiyle oluşan davranışsal, fizyolojik ve psikolojik belirtilerin toplamı “sınav kaygısı” olarak adlandırılmaktadır (Zeidner, 1998).
Sınav kaygısı yaşayan öğrencilerin değerlendirme içeren durumlarda kaygı eşiği oldukça düşüktür, yani kolay bir şekilde kaygılanırlar. Ayrıca bu öğrenciler değerlendirme içeren durumları kişisel olarak tehdit edici bulur.
Saygı görmek, ailesini memnun etmek ve toplumda daha iyi bir yere gelmek için başarılı olmak isteyen kişi her zaman bu baskıyı kaldıramayabilir. Özellikle sınav öncesi ve sınav sırasında yoğun seviyede kaygı hisseden öğrencinin bu durum ruhsal durumuna olumsuz etki eder, kişi sınav öncesi uykusunu alamayabilir, yorgun hissedebilir, mutsuz olabilir, sınav sırasında ise karın ağrısı, nefes alıp vermede güçlükler gibi fizyolojik belirtiler gösterebilir.
Sınav Kaygısına Neler Sebep Olur?
Öğrenciler arasında “sınav için sabahladım” türünden konuşmalara oldukça şahit oluruz. Bu durum her ne kadar öğrenci için iyiymiş gibi algılansa onun sınava yorgun girmesine sebep olur, hatta öğrenci sabaha karşı uyuyakalıp sınavı bile kaçırabilir.
Verimli ders çalışma ÇOK DERS ÇALIŞMA demek değildir. Çok çalışmaktan daha önemli olan uygun şartlar altında, etkili-planlı-programlı bir şekilde doğru zamanlarda çalışma ve işlenen konuyu tekrar etmedir.
“Sınav nerede-ne zaman yapılacak?”
“Sınavda hangi konulardan sorumlu olacağım?”
“Sınav nasıl değerlendirilecek?” gibi sorulara cevap bulamayan öğrencinin kaygısı artabilir.
Öğrenci eğer; mükemmelden daha azı bana yetmez diyorsa,
“Eğer iyi bir sonuç alamazsam saygımı kaybedecek ve değersiz biri haline geleceğim”.
“Ne kadar çalışırsam çalışayım istediğim sonucu alamayacağım” türünden gerçekdışı düşüncelere sahipse,
Aşırı hırslıysa, başkalarının ne düşündüğüyle çok ilgileniyorsa, kendi potansiyelinin farkında değilse, teknoloji ve oyun bağımlılığı gibi olumsuz alışkanlıklara sahipse kaygı seviyesi yükselebilir.
Eğer aile öğrenciye karşı çok yargılayıcı, ihmal edici, otoriter ya da aşırı özgür, mükemmeliyetçi, eleştirici tutumlara sahipse, öğrenciden kapasitesinin çok üzerinde şeyler bekliyorsa öğrencinin kaygısı yükselebilir. Bununla birlikte anne-baba arasındaki geçimsizlik ve öğrencinin arkadaşlarıyla kurduğu iletişimde sorunlar yaşaması da sınav kaygısını yükseltir.
Sınav Kaygısı Nasıl Anlaşılır?
Sınav Kaygısıyla Nasıl Başa Çıkılır?
Yeterli Fiziksel Aktivite; Öğrenciler özellikle sınav dönemlerinde egzersiz yapmayı bir kenara bırakabilirler. Halbuki yeterli ve dengeli egzersiz kişide; Endorfin hormonu salgılanmasına sebep olur ve kişi kendini daha mutlu ve güvende hisseder. Kişi ayrıca yeterli egzersiz yaparak daha kaliteli beslenir ve uyur.
Günlük, haftalık, aylık yapılan programlarla öğrenci zamanını daha iyi ayarlayabilir, böylelikle her işe vakit kalabilir.
“Burada olduğuma göre en az diğer arkadaşlarım kadar zekiyim. Hayatımın birçok alanında da şu ana kadar başarılı oldum. Şimdi ise güçlü ve güçsüz yanlarımın farkına varıp, güçsüz olduğum yanları daha da geliştirmeliyim. Etrafımdaki insanların benim hakkımda ne düşündüğünden ziyade benim ne düşündüğüm önemli. Elimden gelenin en iyisini yapıp sonucu bekleyeceğim” düşünmek.
Ne Zaman Destek Alınması Gerekir?
Birey sınavdan önce ve sonra sürekli yoğun bir kaygı yaşıyorsa ve bu kaygının üstesinden gelemiyorsa, arkadaşlık ve aile ilişkilerinde bozulmalar varsa, içe kapanma gibi durumlar olmaya başladıysa mutlaka profesyonel bir destek alınması gerekir.
Kaynakça
Bursa İl Milli Eğitim Müdürlüğü (2017). Sınav Kaygısı ve Baş Etme Yolları. Bursa.
Zeidner, M. (1998). Test Anxiety: The State of the Art. New York: Plenum Press.
Spielberger, C.D., & Vagg, P.R. (1995). Test anxiety: a transactional process. In Spielberger,
C.D., & Vagg, P.R. (Eds.), Test Anxiety: Theory, Assessment, and Treatment (pp. 3–14).
Washington, DC: Taylor & Francis.